Müzik-Video

Konuk Defteri

İletişim Formu

 

 

Sivas Şehitleri

 

 

1 Ocak 2007 Tarihinden İtibaren HİT

ZAMANI DURDURAMADI Kİ

 

ABDULLAH BULUT (COŞİKLİ)

 

Kimsenin kolunda saat yok iken güneşle zamanı tahmin ederdik.
İki mesas (çiftçinin elindeki uzun değnek) boyunda saat dokuz olurdu, tam tepene dikilmeye bir mesas kalınca da saat on birdi.
Tam tepene gelince gün ortasi idi.
Üç mesas batmaya kalınca saat beş buçuk idi.
Güneş batınca saat sekiz buçuktu.
Bu tahminlerde yanılgı payı on beş dakika idi.
Karanlık erken basardı. Dünya yuvarlaktı, olduğumuz yer sanki dünyanın ortası idi.


Sevgili okuyucular, özelikle Coşiklilerin ve Coşik Köyü'ne yolu düşen olursa güneşin doğuşunu mutlaka izleyiniz. Erken kalkıp, Karakoça'nın üzerinden nasıl santim santim merhaba deyişini izleyin. İddia ediyorum şaşıracaksınız. Ha, fotograf makinanızı birlikte götürmeyi de unutmayınız.


Çevre köylerimiz kusura bakmasın ama en gizemli görünüş Coşktan bakıştır. Zira, doğal konumu nedeniyle direkt olarak görünür.


İnsanlık tarihi boyunca tekrarı olur mu bilmem ama, o yöredeki kültür çok farklı idi. Çeşmede denk geldigi kızdan veya gelinden; "MIN CICIKE TE XARI, TASIK AV BIDE" ya da erkek çocuğuna "MIN XILIKTE XARO" diye bilen başka toplumların böyle bir kültürü var mıdır? Zan etmiyorum. Fakat, artık biz de diyemiyruz. Onu da biliyorum.


Vahşi kapitalizm kültürü de yok etti, yetinmedi dağıttı. İçten bir merhaba ya da hal hatır sorma yerine bizi üç harfe bağladı. Birini merak ederek sorar veya yazarsın, yanıt olarak slm yazar canından bezmişcesine, ya da seninle yazışmak istemediğinin belirtisini verir zaten bu üç harfle .


Haklıya haklı, haksıza haksız diyen pirinin dedigini yapan, pirinin doğrulukta şaşmadığı o toplum.


Armudunu yükleyip Kolmis'e götüren, karşılığında kışlık soğanını alan  o tplum.
Komşusu aç iken tok yatmayan o tplum.


Ekini bitince komşusunu tarlasına koşan o toplum.


Ne kadar ekonomik sıkıntısı da olsa şakasından, espirisinden olan o toplum.


Dügünde, cenazede hep beraber olan o toplum.


Ve bizler.


Şunu memnuniyetle görüyorum ki, gençlerimiz bu gelenekleri istiyor ve gıpte ediyor. Sanal ortamda bunun için büyük caba harcıyan sevgili gençlerimizi tebrik eder ve en fedakar olan EROL ŞAKAR'IN gözlerinden öperim. Başarılarının  devamını beklerim.


Ve geleneksel Coşk fıkrası ile veda etme zamanı.


Api Xıd'ın (Xıdi Ali Zere) oğlu Hollanda'da idi. Oğlu babasını davet etmiş, oraya götürmüştü. Döndüğünde köyde nişan dügünü vardı. Erkekler ayrı kadınlar ayrı odalarda oturuyordu. Biz küçükler de kenarda oturuyorduk.
Xıdır Amca başladı Hollanda'yı anlatmaya. "Efendim, kadınları sarışın, açık giyimli,.." kadınlardan bahs ederken.
Hüseyin amca (HOSİ CAYIL);"To şerm naki hati vi yaşa, kala jinan diki" dedi
Api xıd da; "LEKA HOSİ CAYIL RA KALA KERAN, BERGİRAN BIKIN Kİ KIFA XA BI" DİYE YANITLADI.


Değerli iki büyügümüze de ALLAH rahmet etsin.


Bu seferlikte bu kadar. Huzrlarınızdan SAYGILARIMLA ayrılıyorum.

27.01.2010

Abdullah Bulut
 

27.01.2010 / Gomanweb


ADDULLAH BULUT (COŞİKLİ) ANASAYFASINA GİTMEK İÇİN BU LİNKİ TIKLAYINIZ >>>

 

  Müzik-Video

Konuk Defteri

İletişim Formu